Tanınmış bir savaş muhabiri olan Rebecca, işi gereği hayatı boyunca dünyanın en tehlikeli çatışma bölgelerinde bulunmuştur. Aynı sebeplerden ötürü hem özel hayatını hem de ailesini ikinci planda tutmak zorunda kalmaktadır. Ancak son zamanlarda ailesinin Rebecca'nın durumuna duyduğu endişe iyiden iyiye artmıştır ve bu durum onu kritik bir seçimin arifesine getirmiştir.

Malcolm McDowell’ın oğlu Charlie de sinemacı oldu. Genç aktör/yönetmen Charlie McDowell yönetmenlik kariyerinin ilk filmi olan “The One I Love” ile Sundance’e konuk olacak. Elisabeth Moss ile Mark Duplass’ın başrolleri paylaştığı “The One I Love” komedi türünde. Film ilişkilerine bir süreliğine ara veren ve birbirlerine hala aşık olup olmadıklarını anlamaya çalışan bir çifti anlatıyor.

Serinin son filminin üzerinden 20 yıl geçmiştir ve artık kuzey Tayland’a yerleşmiş olan John Rambo Salween Nehri üzerinde çalışan bir bot işletmektedir. Tayland-Burma sınırında devam eden dünyanın en uzun sürmüş sivil savaşlarından biri, Burma-Karen mücadelesi 60. yılına girmiştir. Ancak, artık dağlarda ve ormanlarda balık tutarak, avladığı zehirli yılanları satarak geçinen, yalnız ve basit bir hayat süren Rambo savaşmayı, asilerin ya da barış gönüllülerinin peşinden gitmeyi çoktan bırakmıştır. Tüm bunlar, bir grup insan hakları misyoneri gelip de Amerikalı bir nehir rehperi John Rambo’yu aramaya başladığında değişir. Sarah ve Michael Bennett Rambo’ya ulaştıklarında, geçen yıldan beri Burma ordusunun mülteci kamplarına bağlanan yollar üzerine mayın döşediğini ve bu yüzden karayolu ile yolculuk yapmanın artık çok tehlikeli bir hal aldığını anlatırlar. Rambo’dan istedikleri, kendilerine Salween nehri boyunca rehperlik yapması, misyonerlerle beraber tıbbi yardım malzemelerini ve gıda desteğini sağ salim Karen kamplarına ulaştırmasıdır. Her ne kadar Burma’yı baştan başa geçmeyi zorunlu kılacak bu teklifi en başta reddetse de Rambo sonunda Sarah, Michael ve ekibiyle beraber yola koyulur…

Tek başına kimsesiz kalan kız tek çareyi istanbul'a gitmekte bulur.Burada bir aile kurmak ister ama başaramaz.Sonunda erkeklerin seks kölesi olur.

Bay Black'in egemen olduğu bir kasaba düşünün. Bu kasabanın ismi Black kasabası burada herşey Black ailesine aittir. BLACK BOX şirketi de Black ailesine ait ve kasabadaki herkes de bu şirkette çalışmaktadır. Toe bir gün bu şirkette çalışmak için yöneticilerle görüşür fakat Toe kabul edilmez. Bunun üzerine gökyüzünden Toe'nin kafasına bir taş düşer ve herşey tamamen değişir...iyi seyirler...

Uzak bir dağ kabilesinde, genç avcı D’Leh kalbinin kraliçesini bulmuştur: Güzel Evolet. Gizemli bir savaşçı grup, köyünü yağmalayıp, Evolet’i kaçırınca, D’Leh sevdiği kadını kurtarmak için savaşçıların peşinden dünyanın öbür ucuna kadar gitmek üzere küçük bir avcı grubuna önderlik etmek zorunda kalır. Kaderin rüzgarına kapılan bu zoraki savaşçı-avcı grup, kılıç dişli kaplanlar ve tarih öncesi yırtıcılarıyla mücadele eder; kahramanca yolculuklarının sonunda bir Kayıp Uygarlığı ortaya çıkarırlar. Nihai kaderlerinde dev piramitlerin gökyüzüne uzandığı, hayalgücünün ötesinde bir imparatorluk vardır. Burada D’Leh’inin halkını zorla köleleştiren güçlü bir tanrıyla karşı karşıya gelecektirler.

Müşterilerine iki taraflı oynayan Stu Shephard, bir gün bir telefon kulübesinden çıkarken telefon çalar, telefondaki ses kendisi hakkında şaşırtıcı bilgiler verir ve üzerine doğrulttuğu tüfeğin lazerini göstermesi ile birlikte Stu, telefon kulübesine hapis olur. Artık telefondaki sesin talimatlarına göre hareket edecektir.

Zeki ve başarılı kolej profesörü Miranda Hollander geçici bilinç kaybı yaşamaktadır ve geceleri kanlı bir katliamın sonrasında uyanmaktadır. Cevapları bulmak için amcasını arar ve korkunç gerçek ortaya çıkar. Miranda yarı DNA'sı insan, diğer yarısı ise yaratık olan bir varlıktır. Miranda ve amcası Meksika'ya onu yaratan bilim adamına giderler fakat çok geçmeden kendilerini içinden çıkamadıkları bir savaşın ortasında bulurlar, zaman tükenirken Miranda içindeki canavara karşı mücadele etmeye başlar.

Film 3 genç çiftin aşk hayatlarını anlatmaktadır.

Jeff Kinney’in Diary of a Wimpy Kid adını taşıyan hit grafik romanı sinema filmi oluyor…Jeff Kinney, bir web sitesi için küçük bir çocuğun günlüklerini çizdiğinde tüm dünyadan milyonlarca okuyucu kazanacağının farkında değildi.Diary of a Wimpy Kid yoğun ilgi görünce kitap da kaçınılmaz oldu. Şimdi ise bu matrak günlükler sinema filmi oluyor.Pek sevimli kahranımız Greg Heffly, orta okul sıralarında çektiği sıkıntıları bize günlüğü aracılığı ile bazen de çizimleri ile anlatıyor olacak.

Geçmişi olmayan bir kadın zengin bir evde köle gibi çalışır. Evde çıplak dolaştırılır veya vücudu sürekli erkekler tarafından kullanılır. Evin sahibi de arkadaşları da kadını her türlü kullanır. Onun tek amacı bu iğrenç dünyadan kurtulmaktır...iyi seyirler...

Teğmen Chris Burnett, en iyi donanma pilotlarından biridir. Hassas jeopolitik dengeleri korumak amacıyla 'ajan uçakları' uçurmaktadır. Çatışmaların bütün hızıyla sürdüğü Bosna'daki olağan keşif uçuşlarından birinde vurulur ve düşman hattının ardına düşer. Onu yok etmek isteyen acımasız militanlarla, kötü politikacıların kararlarıyla ve zorlu doğa şartlarıyla boğuşması gerekmektedir çünkü düşman hattında tek başınadır. Onu çok seven komutanı Amiral Reigart ise henüz hiçbir askerini geride bırakmamış bir komutandır. Şimdi, önemli bir karar vermek zorundadır. Ya askerini kaderi ile baş başa bırakacak ya da onun hayatını kurtarmak için birçok riske girerek kendi kariyerini tehlikeye atacaktır.