Raj (Abhishek Bachchan) New yorkta yaşayan bir hintlidir. Annesi (Sushasini Mulay) Rajı artık evlenmesi için Hindistana gönderir. Dayısı (Satish Shah) bir şekilde aracı bulup onu kızlarla buluşturmaya çalışır. Bu görevi Namrata' ya (Aishwarya Rai) verir.

Atafeh ve yetim Shireen isimli, 16 yaşındaki iki genç kızın duygusal ilişkileri ve kızlardan birinin abisinin bu ilişkiye bakış açısı anlatılmakta. Ergenliğin getirdiği karışıklıkların etkileri, bakalım bu genç 2 bayanı nasıl etkileyecek.

Kelly Todd ile ilk tanışmanın ardından ondan etkilenir ve cazibesine kapılır.Artık hayallerinin kadınına kavuşmuştur. Artık onla geçireceği erotizm dolu günler başlamış olur.

Milanolu bir sanayici, durup dururken fabrikasını işçilerine hibe eder. Film, bu garip cömertliği doğuran olayları anlatır. Bundan kısa süre önce, sanayicinin evinde kalmak üzere yakışıklı ve garip bir delikanlı gelmiştir. Delikanlı ev sahiplerinden hiçbir talepte bulunmaz, ama bütün ev halkı onun cazibesine kapılmakta gecikmez. Bir süre sonra misafir aniden evden ayrılınca, burjuva ailesinin üyelerinin ve köy kökenli hizmetçilerinin hayatı altüst olur.

Bir bilim adamı onun kötü ikiz kardeşi ve oğlu arasında şiddetli bir savaş yol açan bir zaman makinesi, icat etti.

Guiyeoni’nin romanindan uyarlanan film Kim Tae-gyoon tarafindan çekilmistir. Jung Han-Kyung basit, hatta sehirdeki diger kizlara göre itici bir kizdir. 4 yil köyde yasadiktan sonra, babasinin ölümü üzerine Seul’a dönmek zorunda kalir. Orada annesi, kiz kardesi Dae-reum ve yeni ailesi ile kalacaktir. Büyük bir ask acisinin ardindan, Han-Kyung otobüste Ban Hae-Won ile tanisir. Ancak Hae-won genç kiza kimden ayrildigini sordugu için Han-Kyung ona çok sinirlenir. Aslinda Han-Kyung’un sevgilisi onu birakmamistir, sadece aralarinda mesafe oldugundan dolayi sevgilisi Han-Kyung’un eski en yakin arkadaslarindan biriyle çikmaya baslamistir. Birkaç gün sonra, Han-Kyung’un kizkardesi Dae-reum, lisenin en popüler oglaniyla ablasina randevu hazirlar.O çocukla çikabilmek için genelde kizlarin 3 ay beklemesi gerekmektedir. O arada bir sekilde Han-Kyung yagmurun altinda kendini kosarken bulur, ve Jung Tae-Sung adli biriyle karsilasir. Kiz onu taniyamasa da, Jung Tae-Sung kizi eskiden beri tanidigini söylemektedir. Ayrica kiz ögrenir ki Jung Tae-Sung baska bir lisenin en popüler çocugudur. Ancak bu lise Han-Kyung’un lisesinin düsman oldugu lisedir. Liseleri yüzünden birbirlerini rakip görmeye baslayan Hae-Won ve Tae-Sung, Han-Kyung’dan hoslandiklari için bir de ayrica askta rakip olacaklardir.

Bir ortaokulda ölüm zincirinden sonra yeni transfer öğrenci Koichi Sakakibara karanlık gizemin anahtarı olan gizemli bir kıza (Ai Hashimoto) döndü. 1998 baharında, 15 yaşındaki Koichi Sakakibara'nın babası yurtdışına çıkıyor ve Koichi Sakakibara dağ bölgesinde yaşayan teyze Reiko Mikami ile birlikte yaşıyor. Teyzesiyle içeri girdikten kısa bir süre sonra pnömotoraks saldırısı sonucu çöker ve hastaneye yatar. Bir gün hastanedeki asansörde Koichi, üniforma ve göz yaması giymiş güzel bir kızla tanışır. Koichi sadece ona bakıyor. Güzel kız garip şeyler söylüyor ve sonra hastanede morga kayboluyor. Koichi, hastaneden taburcu olduktan sonra yeni okuluna gidiyor. Güzel kızı buluyor, Mei Misaki da onun sınıfta. Koichi rahat hissetmiyor çünkü sınıf arkadaşlarının hepsi ve öğretmeni bile kız yokmuş gibi davranıyor.

Genç bir çocuk, kız kardeşlerine 6. doğum gününde bir köpek hediye ediyor.

Ballu zeki bir öğrencidir ve sınıfının en iyisidir.Maha Lakshmi ise eğitim icin köyden gelmis Balunun evinde kalmaktadır.Ballu statü itibariyle aşırı egolu takıntılı biridir ve Lakshmi dominant bir karakterdir.Ve onun gelişiyle üzerinde kurulan hakimiyet onu rahatsız etmeye başlar.Bu durum ikili arasında ego çatışmasına yol açar.Ikilinin ebeveynleriyle yaşadığı sorunlar onları bir sekilde uzlaşmaya ve yakınlaşmaya götürecektir..

Ararat 1915 ve 1923 yılları arasında, Birinci Dünya Savaşı ve sonrasında, Ermenilerin pek hoşnut olmadıkları, Türklerin de üzerinde durulmasından öfke duydukları bir dönemi konu alıyor. Ermeni asıllı Kanadalı sinemacı Atom Egoyan, kariyerindeki bunca yılın sonunda, nihayet bu tartışmalı dönemdeki olayları beyazperdeye taşımaya soyunmuş. Tarihin bu diliminde Osmanlı İmparatorluğu'nun 1.5 milyon Ermeninin ölümünden sorumlu olduğu iddiası yıllardır Ermeniler tarafından propaganda malzemesi olarak kullanılıyor. Osmanlı İmparatorluğu'nun ardından kurulan modern Türkiye Cumhuriyeti ise, bu dönemde sadece bir zorunlu göç hareketi olduğu tezini savunuyor.

Tees Maar Khan adındaki adam her yerde aranan büyük bir suçludur. Zamanında çok büyük hırsızlıklar yapmıştır ve hırsızlık konusunda ünü bütün dünyaya yayılmıştır. Adamımız yine büyük bir soygun planlamaktadır devletin nakil aracı olarak kullandığı treni soymak ister. Trenin içerisinde değerli ziynet eşyaları, altınlar ve paralar vardır. Tees kafasında bir plan yapar ve yönetmen kılığına girer. Treninde geçtiği bir köye gidip burada köylülerden birine rolünün treni durdurmak olduğunu söyler. Köylüde hiçbitrşeyden habersiz koca treni durdurup bu arada hırsızımız treni soymaya başlamıştır bile.

18 yaşındaki In-hwa Pusan'da tek başına yaşayan genç bir kızdır, hamile olduğunu bilen sadece en yakın arkadaşı Sang-mi'dir, ve Sang-mi In-hwa'yı bebeği evlatlık vermeye ikna eder. Gönülsüzce anlaşmayı imzalayan In-hwa bebeği bırakır. Ancak aradan geçen zaman bebeğe karşı olan özlemini büyüttükçe büyütür ve evlat edinme merkezine giderek bebeği geri alabileceğini söyler. Merkez, bebeğin yeni anne babasıyla daha iyi durumda olacağını söyleyerek teklifini reddeder. In-hwa'nın elindeki tek şey bebeğin yeni ailesinin Fransa'daki adresidir ve böylece yurt dışına bir yolculuğa çıkar.