Ilinca Calugareanu'ya ait 2015 yapımı bir belgesel. Çavuşesku Romanyası'nda sansüre uğrayan Holywood filmlerinin, ülkeye yasadışı şekilde sokulup Irina Margareta nistor adlı bir tercümanın kendine özgü komik dublajıyla popülerleşmesini anlatmakta.

Paris´in orta yerinde bir apartmanın asansörü çalışmıyor. Bu durum altı insanın kararlarına tesir edecek. Stemkowitz, tekerlekli sandalyesinden kalkıp nöbetçi hemşireye aşkını ilan edebilecek mi? Charly, bir zamanlar ünlü bir oyuncu olan Jeanne Meyer´e yeni bir filmde başrolü kapabilmesi için yardımcı olacak mı? Gökten düşen astronot John McKenzie´ye ve güvendiği Bayan Hamida´ya neler olacak? Yönetmen Samuel Benchetrit, muhteşem bir detaycılıkla ördüğü yeni filminde hikâyesini bir grup Parislinin hayatındaki kelebek etkisi etrafından kuruyor.

Melody Wilder, aynı gün içinde hem çalıştığı şirketteki sıkıcı işinden atılır, hem de aynı derecede sıkıcı sevgilisi tarafından terk edilir. Üçüncü darbe ise, kelimenin gerçek anlamıyla öldürücü bir darbedir. Doktor (Janeane Garofalo) ona, ameliyat edilemeyen türden bir gırtlak kanseri olduğunu söylüyor. İki ay ömrü kalmış. Melody bunun üzerine düşünüp taşınıyor, ömür boyu biriktirdiği parayı çekip gününü gün etmeye karar veriyor. Büyük, çok güzel bir daire kiralıyor, bir sürü eşya alıyor, kredi kartlarını sonuna kadar kullanıyor. Bununla da yetinmiyor. O güne kadar herkesten “Küçük Kibritçi Kız” muamelesi gördüğü için hayattan başka yönlerden de tat almaya çalışıyor. Kapısına gelen meslek erbabı ile, mobilyaları taşıyan Rosco (eşsiz İsaach de Bankole) ve pizzacı kız Cookie ile (Paz de la Huerta) ilişkiye giriyor. Dairesini mum ışığı ve egzotik çarşaflarla süslüyor. Böylece insanın vakti sınırlı olunca, para da önemini kaybedince, sınırsız imkanlara sahip olabileceğini birinci elden kanıtlıyor. Ama bütün bu imkanlar arasında Melody için en önemlisi, kırmızı gitarı. Kısa geri dönüşlerle gördüğümüz mutsuz çocukluğunda hep böyle bir elektro gitarın hayalini kurmuş. Redford The Guitar’da sonunda kendi sesini bulan bir insanın hikâyesini anlatıyor

Rahibe Teresa'nın ömürlük dostu ve ruhani rehberi Peder Celeste van Exem'e yaklaşık 50 yıl boyunca yazdığı mektuplardan yola çıkan dram.

Eric, motorsiklet tamiri yaptığı dükkan ile ilgilenip basit bir hayat sürme niyetindedir. Boş zamanlarını ise yeni kız arkadaşı Julia ve onun kızı ile birlikte geçirmektedir. Her şey Eric’in mükemmeliyet anlayışına yakın bir çizgide devam ederken Henry adında bir yabancı zorla Eric’in hayatına girer. Asalak gibi yapışan Henry’den kurtulmanın mümkünatı yoktur. Henry’nin sinir bozucu hareketleri Eric’i çılgınlığın eşiğine getirir. Bir süre sonra Eric’i tanıdığını iddia eden daha karanlık tipler ortaya çıkar. Eğer yasadışı işlerinde onlara yardımcı olmazsa ciddi zararlar vermekle tehdit ederler. Eric’in hayatı rayından çıkmak üzeredir. Köşeye sıkışan Eric, çaresizce Henry’ye güvenmek zorunda kalır. Ama Henry ne kadar güvenilir biridir?

Patrondan Kurtulma Sanatı 2 full izle, Patrondan Kurtulma Sanatı 2 türkçe dublaj izle, Patrondan Kurtulma Sanatı 2 filmini izle Üst düzey yöneticilere hizmet vermekten bıkmış olan Nick (Jason Bateman), Dale (Charlie Day) ve Kurt (Jason Sudeikis), ‘Patrondan Kurtulma Sanatı 2′de kendi iş yerini açmaya karar verir. Ancak hilebaz bir yatırımcı çok geçmeden ayaklarının altındaki halıyı çekecektir. Dışlanmış ve umutsuz, elbette yasal bir merci olmadan üç kafadar, yatırımcının yetişkin oğlunu kaçırmak ve şirketlerinin kontrolünü yeniden ele geçirmek için saçma bir plan yapar.

Bencil ve boşanmış bir yazar olan Max Salinger, 15 yaşındaki kızının onunla yaşamasını istemez. İntikam almak isteyen kızı, Max'in son yazdığı kitabı çalar ve sınıf gezisi ile kayak yapmaya gider. Max, çaresiz kızının peşinden kayak merkezine gider. Tek sorun, Max'in ne kar ile ne de gençler ile arası pek iyi değildir. Mecburen kızının arkadaşları ile bu geziyi sonuna dek çekmek zorundadır.

14 yaşına girmek üzere olan Victor, kanser hastası annesiyle beraber bir karavanda yaşamaktadır. Komşu karavandaki İspanyol ailenin kızı Luna ilk aşkı olur. Annesinin tedavi masrafları iyice artınca, Victor daha önce hiç görmediği, ünlü bir orkestra şefi olan babasıyla tanışmaya karar verir. Venedik’te Altın Aslan ödülü için yarışan Son Vuruş, bir ergenin dünyasına gerçekçi bakışı ve müzik kullanımıyla da övgü toplamıştı.

Filmde 1944 Ekim’inde, Saul Ausländer’in hayatının iki gününe tanık oluyoruz. Saul, Auschwitz imha kampında Nazilerle işbirliği yapmaya zorlanan Yahudi tutsaklar olan Sonderkommando’lara mensuptur. Bir gün, temizlediği imha fırınında, bir oğlan çocuğunun cesedini görür. O an olanaksız bir ödev üstlenir: Çocuğun cesedini yakılmaktan kurtaracak ve usulünce toprağa verecektir. Kötülüğün yüreğine bakan, cesaret hakkında benzersiz bir film.

Frank Pierce görünüşte normal bir hayat sürüyor ancak rahatsız edici bir geçmiş yeniden gündeme geldiğinde ve ondan değerli bir şey alındığında, aklı maskesi gevşetip tekrar şiddet dürterisini ortaya çıkarıyor.

Antrenör Marty Goldenberg uzun süredir ortalarda görünmemektedir.Antrenörlük kariyerinde eski günlerine dönebilmek aiçin yeni bir yetenek keşfetmek zorundadır.Karşısına Tommy çıkar .Beklediğinden daha büyük bir yetenek olan Tommy nin branşının en iyisi olacağından şüphesi yoktur.yanlız tek bir sorun vardır Tommy`yi bu yoldan edebilecek boks dışı yaşantısı.

New York'ta bir crooner dönüşünü çiziyor.